Ekonomi

TÜRKONFED Başkanı Sönmez: İş dünyası işçi çıkarmayı düşünüyor

Türkiye Girişim ve İşadamları Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen 24. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi, Çukurova Sanayici ve İş Adamları Federasyonu’nun (ÇUKUROVASİFED) desteğiyle, Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) konutunda Adana’da gerçekleşti.

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Lideri Süleyman Sönmez etkinlikte yaptığı konuşmada, “Avrupa’daki durgunluktan ve iç pazardaki durgunluktan endişe duyan her üç iş adamından ikisi işçi çıkarmayı düşünüyor” dedi.

ANKA’da yer alan habere göre, iki gün süren 24. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi bugün sona erdi. Zirvede konuşan TÜRKONFED Başkanı Süleyman Sönmez’in konuşması şöyle oldu:

İŞ DÜNYASI ENFLASYONUNUN YÜZDE 80’İNDEKİ ÖNCELİKLİ SORUN: Bugün küresel ekonomi beklenenden daha keskin ve yaygın bir yavaşlama yaşıyor. Enflasyon birkaç on yılda olduğundan daha yüksek. Devam eden yoksulluk, sıkılaşan finansal koşullar, Rusya-Ukrayna Savaşı ve salgının devam eden etkileri, genel ekonomik görünüm üzerinde ağır baskı oluşturuyor. İnsani krizler, göç ve iklim krizi gibi gerçekler, kasvetli atmosferi daha da kötüleştiriyor. Belirsizlik artıyor. Ülkemiz bu belirsizlik ortamında yapısal sorunlarıyla karşı karşıya kalırken bir yandan da enflasyon, faiz ve gidişat sarmalında cari açıktan bütçe açığına bilinmeyen bir denklemi çözmeye çalışıyor.

İş dünyasının yüzde 80’i enflasyonu öncelikli sorun olarak görürken, yüzde 90’ı finansmana erişimde sorun yaşadığını, yüzde 77’si ise karar verici ve düzenleyici kurumların açıkladığı düzenlemelerin kafa karışıklığı yarattığını belirtiyor. Girdi maliyetleri, özellikle de elektrik maliyetleri bildiğiniz gibi sürekli artıyor. Avrupa’daki durgunluktan ve iç pazardaki durgunluktan endişe duyan her üç iş adamından ikisi işçi çıkarmayı düşünüyor.

DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ KOBİ’LERİN HAYATININ BİR PARÇASI KALMAK ZORUNDAYIZ: Ancak bu noktada çok çekici bir tabloyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Son 6 ayda 30’a yakın ilde düzenlenen tüm etkinlik ve çalıştaylara katıldım. İş insanlarının üretim sevgisine ve her şeye rağmen risk alabilme potansiyeline bizzat şahit oldum. Bu ümit verici yaklaşım, ülkemizin kalkınma yolculuğunun Anadolu’dan geçtiğini de bize bir kez daha hatırlatıyor. Değerli dostlar, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tüm büyük şirketlerin, birçok girişimin, yeniliğin ve patentin arkasında sınırlı imkanlarla ancak büyük bir vizyonla kurulmuş KOBİ’lerimiz var. Ülkemiz büyürken, KOBİ’lerimizin üretme ve değer yaratma çabalarını desteklemeli, girişimciliği teşvik etmeli ve istihdam beklemek yerine istihdam yaratan, toplumsal refah ve nesil yaratma yolunda yol göstermeliyiz.

Sevgili dostlar, dijitalleşme günümüzde şirketler ve ülke ekonomileri için bir beka meselesidir. Kovid dönemi ve sonrasında dijitalleşmeye ayak uyduramayan firmaların rekabet etme şansının olmadığını hep birlikte gördük. Ülkemizde dijital dönüşümü KOBİ’lerin hayatının bir modülü haline getirmek, yenilikçi bakış açısı, dijital strateji geliştirme kabiliyeti ve nitelikli insan kaynağı yetiştirmek ve oluşturmak zorundayız.

YEŞİL EKONOMİK DÖNÜŞÜM EKONOMİDE BİR KALDIRAÇ OLABİLİR: Bilgi analitiği, yapay zeka, nesnelerin interneti, robotik gibi teknolojilerin tüm iş süreçlerinde kullanılmaya başlanmasıyla birlikte katma değer artışında büyük bir sıçrama yapıldığını görüyoruz. Dijitalleşmede kat etmemiz gereken çok yol var.

Gündemimizin bir diğer konusu da iklim değişikliği. Nasıl ki bugün krizleri aşmak için toplumsal, ekonomik ve siyasi uzlaşma yolları arıyorsak, dünyamızın karşı karşıya olduğu iklim krizini aşmak için de toprak, hava, su ve toprakla yeni bir baş etme yolu yaratmak zorundayız. . Yeşil ekonomik dönüşüm, içinden geçmekte olduğumuz sıkıntılı çağda ekonominin sıçramasını sağlayacak yeni bir kaldıraç olabilir. Sayısız fırsat alanı yaratabilir. Tasarruf, enerji verimliliği, eko-inovatif üretim, ihracat ve yeni pazar avantajları sayesinde turizm departmanı kadar dış ticaret açığının azaltılmasına katkıda bulunabiliyoruz. Ayrıca Türkiye olarak bu alanda atılım yapmaya son derece meyilliyiz.

TEK DEĞERİMİZ VAR 85 MİLYON İNSANIMIZ: Araştırmalar, Türkiye’nin yeşil rekabet edebilirlik açısından 195 ülke arasında 6. sırada yer aldığını gösteriyor. Bu fırsatı kaçırmayalım. Bugünün küçük çıkarlarına takılıp gelecekten vazgeçmeyelim. Ancak yeni ve kapsamlı bir eğitim reformu, insan, çevre odaklı, yeşil ve dijital bir geleceğin inşası için gerekli bilgi, beceri ve etkinliğe erişmemiz için bir ön koşuldur. altını çizmek istiyorum. Doğal gazımız yok. Petrolümüz yok. Tek bir değerimiz var, 85 milyon insanımız. Bu insanların umutla, emekle, istekle çalışmasının şartlarını yaratmalı, tam tersine gençlerimizi beyin göçüne ikna etmeliyiz. Bunun için demokratik koşullarda düşünebilecekleri ve ekonomik refah üretebilecekleri bir ortam yaratmamız gerekiyor. Unutmayalım, inovasyon kültürünün inşası için ifade özgürlüğü olmazsa olmazdır. Tek yaşam biçimi, tek fikir, tek model üzerine kurulu bir toplumsal anlayışla ülkemizin geleceğini inşa edemeyiz. Çeşitliliği ve çoğulculuğu koruyan farklılıkların ortasında yeni temas yolları açmalıyız.

Bunun sivil toplumu güçlendirmekle mümkün olduğunu belirtmeliyim. Bu doğrultuda toplumsal dönüşümü eğitimden kadına, girişimcilikten gençliğe, toplumsal cinsiyet ve fırsat eşitliğinden kurumsal vatandaşlığa uzanan çerçevede gerçekleştirmeliyiz. Hukukun üstünlüğü unsurunu tüm kurumlarımızla hayatın her alanında canlı tutabilmeli, kurumlarımızın şeffaflığını, hesap verebilirliğini ve bağımsızlığını tesis edebilmeliyiz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına giderken tüm dünya için büyük önem taşıyan bu değişim çağında TÜRKONFED olarak kamuyu, özel sektörleri, üniversiteleri, siyasetin ve sivil toplumun tüm paydaşlarını ortak bir anlayış içinde çalışmaya davet ediyoruz. fikir birliğinin orta noktası. Gelin, orta gelir, orta demokrasi ve orta eğitimin tuzaklarından kurtularak, hayallerinizdeki Türkiye’yi birlikte yaratalım, ona hep birlikte ulaşalım.

BÖLGESEL TABAN FİYAT UYGULAMASINI SON DERECE DEĞERLİ BULUYORUZ: Bereketin ve rahmetin pınarı olduğu, çalışkan ve eğitimli insan gücünün sıfırdan devasa işler yarattığı bu coğrafyada neden kadere razı olalım. Yıllardır dile getirdiğimiz katma değerli üretim ve katma değeri yüksek ihracatı, içinden geçmekte olduğumuz teknolojik sıçrama çağının sunduğu imkanları değerlendirerek aşabileceğimize inanıyorum. Yüksek teknoloji kullanımı sayesinde KOBİ’lerimizin ve ülkemizin verimliliğini arttırabiliriz. Karadeniz’de bugüne kadar hep petrol aranmıştır. Burası neden rüzgar enerjisi üssü olmasın? Bunların hepsine ulaşabiliriz. Bu yılı yüzde 5 ve üzeri bir büyüme oranıyla kapatacak olsak da 2023 ve sonrasında sürdürülebilir büyüme için bu oranı kalıcı hale getirmemiz çok değerli.

Enflasyon, döviz kuru ve faiz ekonomide dikkatle takip edilmesi gereken alanların başında gelir. Ancak enflasyon-fiyat sarmalına girmiş gibiyiz. Asgari fiyat konusunun bireylerin onurlu yaşam hakkı bağlamında ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Çalışanlarımızın enflasyonun altında ezilmediğini her platformda dile getirdik. Ancak enflasyon sorununu çözmeden asgari fiyat artışı, çalışanların refahını ve satın alma gücünü artırmaz. Ancak TÜRKONFED olarak bölgesel asgari fiyat uygulamasını son derece değerli buluyoruz.

EKONOMİ ÇERÇEVESİNDE ATILMASI GEREKEN ADIMLAR: Kamuoyunun gündemindeki bir diğer konu da EYT ile ilgili. EYT bir haktır ve bu hakkı sonuna kadar savunmak gerekir. Bu sayımızda devlet, personel ve patron masaya oturup ortak analiz üretsin dedik. Atılan bu adımı görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Kıdem tazminatı açısından da Kredi Garanti Fonu’nu devreye sokarak finansman yarattığını söylemek söz konusu. Bunlar iç dünyamız için olumlu gelişmeler.

Öte yandan, üretim ve ihracat kayıplarının yaşanmaması, nitelikli insan değerimizin korunması ve kayıt dışı istihdamın önlenmesi için gerekli düzenlemelerin eş zamanlı olarak uygulanmasına önem veriyoruz. Gençler ve bayanlar, analiz modülü olmalıdır. 1,5 milyon kişiye EYT imkanı sağlanacağına göre gençlerin ve kadınların istihdam olanaklarını artıracak kapsamlı teşvikleri bir an önce hayata geçirmeliyiz.

Önümüzde bir seçim gündemi var. Seçim ekonomisi, para politikası ile gelişimimiz kısa vadede siyasi ve siyasi avantajlar sağlayabilir. Ama orta ve uzun vadede ekonomik ve sosyal hayatta dezavantaj yaratacağını düşünüyorum. Daha dikkatli olmamız gereken bir döneme giriyoruz. Ekonomi çerçevesinde adımlar atmanın değerini bir kez daha vurgulamak istiyorum.

GELECEK İÇİN UMUT VERECEK BİZİZ: Pandemi ve ardından gelen krizler, güncel sorularımızı daha da görünür hale getirdi. Ekonomileri olduğu kadar biz insanları da kırılgan hale getirdi. Artık anlık düşünmemiz ve yaşamamız gereken, hayal etmesi zor bir ortamdayız. Bunu biliyoruz. Ama gelecek için umut verecek olan biziz. Bu niyetle siyasetten iç dünyamıza, sivil toplumumuzdan üniversitelerimize, gencimizden yaşlımıza ortak bir davet yapmak istiyorum.

TÜRKONFED olarak yukarıda ana hatlarıyla belirttiğimiz gibi yerküre ve yeşil dönüşüm ile uyumlu ekonomik adımı başlatmış, sosyal, laik ve demokratik hukuk devletini yeniden inşa etmiş, kuvvetler ayrılığı, istikrar ve denetim sistemlerini tesis etmiş, yargının tam bağımsızlığını kazanmış ve Avrupa Birliği’ne tam üye olmuştur. Gerçekleşen toplumsal ve siyasal tavizlerle yeni dönemin yeni ve sivil anayasasını yapmış, hukukun üstünlüğüne olan inancını artırmış, ortak yaşama iradesiyle güçlü toplumsal dönüşüm geliştirmiş, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı politikalar geliştirmiştir. , ayrımcılık, ötekileştirme, kutuplaştırma olmaksızın cemaat-devlet uzlaşısını sağlamış, kurumsallaştırmış ve onurlu yaşam hakkını güvence altına almıştır. Adaletsizlik ve yoksullukla mücadele siyasetinin küresel öncülerinden biri haline gelmiş bir Türkiye hayal ediyoruz. Üstelik bunu birlikte yapacağız. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk yüz yıl önce bize gösterdi. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girdiğimiz bugün, doğrudan ufka ve hatta ötesine bakmak mümkün. İnsanımızın onurlu, girişimcilik şevkiyle yaşadığı, her aktif kurumsal vatandaşın sorumluluk aldığı bir Türkiye mümkündür. Sahada refahın yeşerdiği bir Türkiye, kuralları, kurumları, demokrasisi ve hukuktaki olgunluğu ile mümkündür. (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu